Gülen Erdoğan'ın davetini geri çevirdi:
Fethullah Gülen Hoca, Başbakan Erdoğan’ın önceki gün Türkçe Olimpiyatları ödül töreni esnasında yaptığı Türkiye’ye dönüş çağrısını, Herkül.org'un twitter hesabından duyurulan ve Cuma günü çekildiği görülen bir video vasıtasıyla ve henüz zamanı olmadığı gerekçesi ile reddetti.
Öncelikle hiçkimsenin beklemediği bir anda Başbakan Erdoğan’ın, davetli olduğu ve TT Arena’da gerçekleşen Türkçe Olimpiyatları ödül töreninde, Hareketin sevenleri tarafından hınca hınç doldurulan bir stadda yaptığı yurda dönüş daveti, ve sonrasında kalabalığın bu çağrıyı tezahüratla desteklemesi sonrası ısrarlı tekrar, cemaatin ileri gelenleri tarafından şaşkınlıkla karşılanmıştı. Tarihi bir şekilde bu çağrıya bizzat video yoluyla cevap veren Gülen, Pensylvannia’da bir grup talebeyle birlikte yaşadığı evinden, konuyla ilgili sorulan soru sonrası cevap verdi. Cevabında verdiği mesajlar ise şöyleydi:
Gülen’in yer yer ağladığının da görüldüğü duygusal ve beklenmedik derecedeki açık cevabı ile kendi kararını kendisinin alacağını farklı kelime ve olaylarla anlatması, bundan sonra gözleri tekrar Erdoğan’a yöneltecek. Ülkenin başbakanı olarak yaptığı davetin bu şekilde reddedilişi ve Gülen’in mesafeyi özenle koruyan tavrı, özellikle son haftalarda ÖYM tartışmaları ile tekrar alevlenen cemaat ve AKP farklılaşmasının da bir yansıması olarak algılanabilir. Gülen, Başbakan’ın davetinin ne yeri, ne de zamanı olduğunu ve ayrıca bu kararın Erdoğan’ın iradesi dışında olduğunu da üstüne basarak ifade etmiş oldu.
- Fethullah Hoca'nın, önceki devlet büyüklerinden Turgut Özal veya Bülent Ecevit’e karşı kullandığı ‘sıcak’ hitapların hiçbirini Erdoğan için kullanmaması dikkat çekti. Önce Erdoğan’dan ‘’o’’ olarak bahseden Gülen, konuşmanın sonrasında da 'sayın başbakan' olarak Erdoğan’a hitap etti ve bu dönüş davetini başbakanın ‘civan mertliğine’bağlamasına rağmen, 10 dakikayı bulan videonun genelinde Erdoğan’a karşı oldukça mesafeli bir çizgiyi koruması dikkat çekti.
- Hayatının önceki kesitlerinden örnekler veren Gülen, adeta kendisini yeniden anlatma ihtiyacı duyduğunu gösterdi. Kendi ailesi, amcası veya çok yakınlarının geçmişte kendisini evlendirmek gibi hayatına yön vermeye farklı zamanlarda yeltendiklerini ama kendini dinin hizmetine adayarak kendi yörüngesini kendisi seçen biri olduğunun altını çizdi.
- Kendisinin hayatının geride kalan bölümlerinde tehlikeden kaçmadığını 1960, 1971, 1980 ve 28 Şubat darbelerini örnekler göstererek anlatan Gülen, endişesinin kendisi değil, şimdiye kadar olan ‘kazanımlar’ olduğunu söyleyerek, Erdoğan ve hükümetinin de halen, gerektiği kadar Türkiye’nin gidişatına hakim olmadığını, Türkiye’deki degisim sürecinin devam ettiğini de ifade etmiş oldu.
- ‘’Dünya adına hiçbir sevdam olmadı’’ veya ‘’bir dikili taşım dahi yok.. ailem yok’’ demesiyle, Erdoğan’ın ve hükümetinin ileri gelenlerinin gazetelerde seyrek de olsa ara ara ortaya atılan dünyevi varlıklarına atıf yapmış oldu ve kendisinin tümüyle farklı gayelere sahip olan, adeta farklı kulvarda koşan biri olduğunu üstü kapalı olarak işaret etti.
- Eğer tabloyu uygun görürsem o da ‘benim.. fakirin bileceği iştir’ diyen Gülen, beklenmedik seviyede direkt bir cevap vererek, Erdoğan’ın gel çağrısını emrivaki olarak gören cemaatin bir bölümü ile aynı fikirde olduğunu, bu kararı alması için kimsenin çağrısına ihtiyacı olmadığını da belirtmiş oldu. Gerektiği zamanda ise davaya gönül vermiş arkadaşları ile bu kararı kendisinin alacağını söyleyerek, bir anlamda Erdoğan’ın sınırı aştığının işaretini vermiş oldu.
- Bir müddet daha sıla sevdasıyla kalacağını söyleyen Gülen, açıklıkla Erdoğan’ın davetini reddetti.
3 comments:
Hz. Aişe (r.a) anlatıyor: Resulullah aleyhissalatu vesselam buyurdular ki:
"Nikah benim sünnetimdendir. Kim benim sünnetimle amel etmezse benden değildir.
Evleniniz! Zira ben, diğer ümmetlere karşı siz(in çokluğunuz) ile iftihar edeceğim.
Kimin maddi imkanı varsa hemen evlensin.
Kim maddi imkan bulamazsa (nafile) oruç tutsun. Çünkü oruç, onun için şehveti kırıcıdır."
(Kütüb-i Sitte, 6527)
Taberi, Imam Nevevi, Zemahseri hatta Bediuzzaman Said Nursi gibi bir cok bekar Islam alimi vardir ki yorumda gecen hadis'i serifi yorumcu zat-i muhteremden daha iyi anlama ve kavrama durumundadirlar. Degilse iknaya ihtiyacimiz var. Sabah-aksam kendi derdinde olanin baskalarinin ruh haletini anlamasi mumkun degildir.
Basbakan cagirmis HE gelmemiş, sizin demenizle evlenecegini hiç sanmam, o hadisi de tevilini de zaten senden iyi biliyordur
Post a Comment