Tüsiad 15 yıldır Washington'da ve Tüsiad başkanları bu yıl olduğu gibi her yıl düzenli olarak Washington'a uğrayarak ABD yönetiminden, Kongre'den ve düşünce kuruluşlarından etkili isimlerle Türkiye-ABD ilişkilerini her yönüyle masayla yatırıyor. Baris Ornarli, TUSIAD'in Washington temsilciligine bu yil atandi.
Obama’nın ikinci döneminde ne beklenmeli?
Obama’nın tekrar seçilmesi öncelikle Türkiye-ABD ilişkilerine bir devamlılık getirecek. Bildiğimiz gibi Obama ile Erdoğan’ın ilişkisi iyi idi ve bunun devamını bekliyoruz.
Kısa dönemde İran’ın nükleer konusu, İsrail ilişkileri ve Suriye konuları ABD-Türkiye ilişkilerinin gidişatını önemli ölçüde etkiler. İran meselesinde 2013 yılı düğüm bir yıl gibi görünüyor. Bir taraftan Türkiye'ye, İran ile enerji de dahil olmak üzere, ticaretini azaltması için Washington’dan baskı varken, diğer taraftan nükleer zenginleştirme konusunun nereye gittiği bilinemiyor.
Esad’ın çabucak gitmesi tabi ki iki ülkenin ilişkilerinin daha fazla gerilmeden, bu derdin atlatılması anlamına da gelebilir. Aksine uzadığını görürsek ve ABD’den beklenen adımlar gelmezse o zaman ilişkilerde gerilimin artmasını aynı şekilde beklemek gerekir.
Obama İsrail konusunda, Türkiye’yi ve İsrail’i farklı yerlere koyarak yönetmek kararı aldı ve bunu göreceli olarak başarıyla sürdürüyor. Ve İran konusu: herkes İran nükleer konusunun daha ne kadar tansiyon kaldırabileceğini tahmin etmeye çalışıyor.
ABD ile Türkiye arasındaki iş hacmi:
2011’deki %34’lük artış aynı hızlı artışla sürmeyebilir. Yükseliş olmasa da, aşağı yukarı 20 milyar dolarlık iş hacmi civarında olucağız. İki ülke arasında iş hacminin yükseltilmesi üzerine çok ciddi bir kararlık var ve bunun peşinin bırakılacağını beklemiyorum.
Serbest Ticaret Anlaşması gelecek mi?
ABD ile AB arasında, daha öncelerde pek de dikkate alınmayan serbest ticaret anlaşması konusunda bu zamanlarda ciddileşildiğini görüyoruz. Bu konu hakkında iki ülke arasındaki görüşmeler sıklaştı. Türkiye’nin mutlaka bu bağlamda ciddi efor sarfetmesi ve AB’ye aday ve AB ile gümrük anlaşması olan bir ülke olarak bu anlaşmanın bir yerlerinde kendisine yer bulması gerekir. Şu an için iki ülke arasında ABD lehine işleyen bir ticaret dengesi var ve ticaretin önündeki gümrüklerin ve bariyerlerin kaldırılması ile Türkiye aradaki bu dengesizliği giderme imkanına kavuşabilir.
Türkiye ve ABD Kongresi
Türkiye’nin Kongre’deki imajı çok kötü. Yönetim ile iyi olan ilişkiler bir türlü Kongre’ye yansımıyor ve bildiğimiz gibi İsrail konusu bu açıdan çok önemli.
Türkiye’nin imajının kötülüğünde İsrail her zaman ilk sırayı alırken, aynı şekilde basın özgürlüğü de en çok sorulan konuların başında geliyor.
Tüsiad Hedefleri:
2013 senesinde Tüsiad Washington 15. yılını kutlayacak. Hedefimiz iki ülke arasındaki ilişkilerin derinleştirilmesi, güçlenmesi adına burada önemli roller üstlenmek. Bu misyon için Washington’da üç çok kuvvetli institü ile çalışmalarımız var. Birincisi, Brookings düşünce kuruluşunda Türkiye konularına dikkat toplamak. Bu yıl, bu amaçla, Brookings’in Türkiye projesi direktörlüğüne Boğaziçi Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler bölümü profesörü Kemal Kırışcı getirildi.
İkinci olarak German Marshall Fund ile Türkiye-ABD-AB üçlü ilişkileri konuştuğumuz ve geliştirmeye çalıştığımız bir üçlü mekanizmamız var.
Saçlının üçüncü ayağını ise, Amerikan Ticaret Odası ile başlattığımız ve iki ülke arasındaki ticaret hacmini artırmayı amaçlayan ilişkilerin geliştirilmesi ve yeni işbirliği alanlarının bulunması çalışmaları.